Google+ İncelemesi



Ekleyen
deniznegis
Güncelleme Zamanı
20.07.2011

Google+ nedir, yenir mi, Facebook'a rakip olabilir mi, farkları nedir vb. sorularınızın cevapları burada...

Google+ İncelmesi

Google+ açıldı ve İnternet aleminin en büyük iki firması Facebook ve Google arasındaki rekabet yeni bir boyut kazandı. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Facebook ve Google hizmetleri çeşitli noktalarda kesişse de şimdiye kadar rekabet bu kadar keskin ve belirgin değildi. Google, Facebook'un 750 milyon kullanıcı ile hakim olduğu sosyal ağ mecrasına geçiş yaptı.

Peki uzun süredir rakipsiz olan, hatta bir rakip çıkacağı düşünülmeyen Facebook korkmalı mı? Henüz bu sorunun cevabını vermek için erken ama Google Plus'ın bu henüz gelişmekte olan haline bakarak söyleyebilirim ki Facebook rehavete kapılmamalı.

Google Plus açılır açılmaz özellikle dış basında büyük ilgi gördü ve inceleyen hemen herkes Google'ın çalışmasını oldukça başarılı buldu. Bakalım rüzgarı arkasına alan Google Artı neden övülüyor görelim.

İlk Bakış
Google Plus'a ilk baktığınızda, özellikle de ana sayfasına, Facebook'un aynısını yapmışlar diyebilirsiniz. Evet genel hatlarıyla Facebook'un yapısına benziyor. Diyebiliriz ki Google da Facebook'un sosyal ağ sisteminde yarattığı standartlardan hareket etmiş ama Facebook'tan farklı olarak Google Plus'ın bütün bölümlerin de Google'ın sadelik politikasının etkilerini görebiliyorsunuz. Bu sadelik kullanım kolaylığı sağlayan özelliklerle de birleşince Facebook'a göre daha şık daha derli toplu bir yapı oluşturulmuş.

Google Plus'ın aldığı övgüler tabii ki sadeliği yüzünden değil onu Facebook'dan ayıran ince ayrıntıları. Google+ geliştirilirken Facebook'un zayıf ve eksik olduğu yanlar çok iyi bir şekilde incelenmiş. Bu noktada parmak basacağımız ilk konu "Çevreler" özelliği.

Çevrenizde Kimler Var Yazınız
Facebook'ta arkadaş listemizdekilerin hepsi arkadaşımız sayılmaz. Bir kısmı arkadaşlarımızın arkadaşları ya da bir kısmı da arada sırada iletişim kurmamızın gerekebileceği bu yüzden listemizde tuttuğumuz tanıdıklar... Kimileri de sadece çalışma arkadaşlarımız hatta belki patronumuz... Facebook, içinde oldukça çeşitlilik barındırabilecek bu arkadaş habitatlarının daha iyi yönetilebilmesi ve kullanıcıların farklı arkadaş topluluklarına daha pratik bir şekilde paylaşım yapabilmeleri için Grup özelliğini çıkarmıştı. Facebook grup özelliğinin kullanımından memnun olduğunu söylese de bu özellik Facebook'un genelinde arka planda kaldı.

Google ise Facebook'taki arkadaş listesini, e-postalarının adres defterlerini, twitterdaki takipçileri, takip edilenleri vb. yazılı iletişim listelerini anlaması, kullanması ve yönetmesi son derece basit görsel bir gruplama aracına dönüştürmüş. Çevreler adı verilen bu araç bağlantılarınızı istediğiniz başlıkta gruplayabilmenize olanak sağlıyor. Diyeceksiniz ki Facebook'taki gruplar da buna yarıyor. Buna karşılık diyebilirim ki önce Facebook'ta bir grup oluşturun ardından bir de Google+'da bir çevre yaratın; farkı göreceksiniz.

Google+ İncelmesi

Çevrenizdeki kişileri, sürükle bırak yöntemi ile kendi oluşturduğunuz ya da başlangıçta hazır bulunan bir veya daha fazla çevreye atabiliyorsunuz. Birden fazla kişiyi seçip hepsini bir seferde kolayca bir çevreye dahil etmek de mümkün. Toplu seçimi iptal etmek de gayet kolay tek yapmanız gereken çevrenizdekiler bölümünde boş bir yere tıklamak. Google bu görsel tasarım ile kişi listesini yönetimini, bilgisayarda dosya ve klasör kullanmak kadar kolay bir şey haline getirmiş. Ayrıca çevrenizdeki kişilerin yerleşimi de kişi listenizin yönetimini kolaylaştırıyor. Arkadaşlarınızın küçük kutular içinde dizili olması sayfayı kaydırmadan daha çok kişiyi görebilmenize olanak sağlıyor.

Google+ İncelmesi

Görselleştirilen kişi listesinin kullanım kolaylığı dışında çok önemli bir artısı daha bulunuyor. Google+'da yapılan tüm gönderileri oluşturduğunuz çevrelere göre filtreleyebiliyorsunuz. Örneğin bir iş arkadaşları çevresi oluşturdunuz. Ana sayfada iş arkadaşları çevrenize tıklayarak sadece onlardan gelen gönderileri görebiliyorsunuz ki bu da kullanıcının kalabalıklaşan paylaşım çeşitliliği içinde kaybolmasının ve çoğu gönderinin gözden kaçma olasılığını azaltıyor.

Google+ İncelmesi

Arkadaş grupları oluşturmak paylaşım yaparken de kullanıcıya çeşitli seçenekler sağlıyor. Çevrelerinizin gönderilerini ayrı ayrı görebilmenin yanında gönderilerinizi de farklı çevrelerle paylaşabilirsiniz. Mesela sadece yakın arkadaşlarınızla paylaşmak istediğiniz bir şey var. Bir yakın arkadaş çevresi oluşturup gönderinizi sadece bu çevre ile paylaşabilirsiniz. Merak etmeyin çevre bilgileri kullanıcıya özel yani arkadaşlarınız, onları nasıl grupladığınızı göremiyorlar. Yani belli etmediğiniz ama içten içe sevmedikleriniz için gruplama yapabilirsiniz.

Çevre sistemi sadece Google+ ile de sınırlı değil. Gmail hesabınızdaki kişilerde çevrenizdekiler arasında gözüküyor ve bunları da istediğiniz gruplara dahil edebiliyorsunuz. Google+'da olmayanlar e-postadan bağlı olarak tanımlanıyor ve kişi kartlarının içinde küçük bir mektup simgesi ile ayrılıyorlar. Bu uygulama Gmail hesabınızın etkili bir şekilde Google+'a entegre olmasını sağlıyor. Diyelim ki Google+'da bir paylaşım da bulunuyorsunuz. Paylaşım yaptığınız çevre de Google+'da olmayan kişiler varsa; eğer isterseniz paylaşımı bu kişilere e-posta olarak göndermek mümkün. Böylece Gmail hesabı ve Google+, efektif bir şekilde beraber kullanılabiliyor.

Google+ İncelmesi

Çevrenizdekiler içinde Google Artı üyesi olanların üzerine çift tıklayarak profillerine erişebiliyorsunuz. Profil bölümü birkaç küçük detay dışında Facebook'tan pek de farklı değil. Ancak bu küçük detaylar büyük fark yaratıyor, özellikle de gizlilik ayarlarında...

Profilinizin Hakimi Sizsiniz
Facebook'un gizlilik seçenekleri yıllar içinde pek çok evre geçirdi. Kimi zaman Facebook'un kullanıcıların gizlilik tercihlerini onlara sormadan değiştirmesi gibi krizler de yaşandı. Yani Facebook ve kullanıcı gizliliği başlangıçtan bu yana sorunlu bir konu ve öyle de olmaya devam ediyor.

Facebook'un gizlilik ayarları sıklıkla yeteri kadar kontrole imkan vermemek ve anlaşılır olmamakla eleştirilir. Facebook gizlilik ayarlarını geliştirse de bu ayarların yapımı hala zor ve bulunması kolay değil. Facebook profil düzenleme menüleri içinde kaybolmak ya da aradığını bulamama durumu hala devam ediyor.

Google+ İncelmesi

Google, Facebook'un aldığı eleştirilerden ders almış olacak ki kullanıcıların gizlilik ve tercih özgürlüğü konusundaki hassasiyetini dikkate almış ayrıca profilin oldukça kolay bir şekilde düzenlenebilmesini sağlamış. Google+'da "Profili Düzenle"meyi aktifleştirdiğinizde içeriğini ya da gizlilik ayarını değiştirmek istediğiniz alana tıklamanız yeterli. Tıkladığınız alanın herkese mi yoksa belirli çevrelere mi gösterileceğini kolayca ayarlayabiliyorsunuz. İçeriğin ve gizlilik ayarının aynı yerden yapılabilmesi hem pratiklik hem de esneklik sağlıyor. Tek tek her profil bilgisinin gizlilik ayarı daha rahat bir şekilde yapılabiliyor. Son olarak profilinizin dışardan nasıl gözüktüğünü de görmek kolay çünkü bu özellik hemen profilin içinde ulaşılabilir bir yere konmuş. Facebook gibi ancak 3 sayfa geçtikten sonra görmüyorsunuz.

Google+ İncelmesi

Medya albümleri açısında da Google kullanım kolaylığı ve hızı ile dikkat çekiyor. Bilgisayarınızdaki fotoğrafları ve videoları sürükle bırak yöntemiyle rahatlıkla Google+'a ekleyebiliyorsunuz. Albüm oluşturma sırasında albümü hangi çevrelerle paylaşacağınızı yani kimlerin görebileceğini de ayarlayabiliyorsunuz. Ancak burada paylaşım konusunda hafiften bir zorlama yok değil. Sistem albüm oluşturma sürecinde sizi paylaşıma yönlendiriyor. Kimseyle paylaşamadan fotoğraf albümü oluşturmak için paylaşma aşamasında İptal'e basmanız gerekiyor.

Albümlerinizin paylaşım düzeyleri de küçük ikonlarla görsel olarak belirtiliyor. Kilit albümün herkese açık olduğunu, insanlar resmi albümün belli çevrelerle paylaşıldığını, dünya ikonu da albümün herkese (Web dahil.) açık olduğunu gösteriyor.

Google+ İncelmesi

Profilde bulunan bir diğer başlık da "+1'ler". Biliyorsunuz Google'ın Facebook'un beğen tuşuna karşılık çıkardığı Google+1 butonunun kullanımına Google Artı'dan önce başlanmıştı. Bu butonun temel işlev olarak "Beğen" bir farkı yok; yani Google+1, hoşunuza giden şeyleri işaretlemek ve beğenilerinizi başkalarıyla paylaşmaya yarıyor. Ekstra olarak Google +1 yer imi görevi de görebiliyor. Çünkü +1'ler alanında Google+'nın içinde ya da internette başka bir yerde +1'lediğiniz her şeyi görebiliyorsunuz. Yani beğendiğiniz sayfalara, sitelere, videolara vb. bu alandan geri dönebilirsiniz.

Google+ İncelmesi

Profil alanında başkalarının size e-posta göndermesi için de bir seçenek konulmuş. Kullanıcılar E-posta gönder butonunu kullanarak size mesaj atabiliyor. Bu özelliği de kimlere açabileceğinizi ayarlayabiliyorsunuz ve neyse ki e-postanız kimseye gösterilmiyor.

Fotoğraflarınızı Göstermek için Bir Platform Daha
Profil bölümünün altındaki fotoğraflara değindik ama orası aslen ayarlar için. Google'ın Fotoğraflar adlı başlı başına ayrı bir bölüm bulunuyor ki albümleriniz, çevrenizdekilerin fotoğrafları vb. burada bulunuyor. Fotoğraflar çoğu yeni sitede olduğu gibi koyu gri fonlu bir galeri içinde açılıyor. Google+ resimlere yapılan yorumları sola ayrı bir sütun halinde yerleştirmiş. Böylece aşağıya doğru uzanan çok sayıda yorumu okumak için sayfayı toptan kaydırmıyorsanız ve resim görüntüden çıkmıyor.

Google+ İncelmesi

Etiketleme Facebook'a göre daha serbest bir yapıda. Etiketleyeceğiniz alanın büyüklüğünü ayarlayabiliyorsunuz ve illa Google+'da var olan bir kaydı kullanmanıza gerek yok. Örneğin bir fotoğrafta "Deniz" diye bir etiket girmek istiyorsunuz ama arkadaş listenizde de Deniz diye biri var. Facebook'taki etiketleme yaparken illa ki Facebook'un deniz kelimesine getirdiği önerilerden birini kullanmanız gerekiyor. Ancak Google+'da önerilerin dışında yalın bir şekilde "deniz" kelimesi ile etiketleme yapılabiliyor. Fotoğraflarınız üzerine etiket olarak istediğiniz kelimeyi istediğiniz biçimde kullanabiliyorsunuz.

Google+ İncelmesi

Ana Sayfa ve Akışlar
Geldik tüm bu özelliklerin toplandığı ana sayfaya. Yazının başında değindiğim gibi Google+ ilk bakışta Facebook'u andırıyor. Gönderiler sayfanın ortasında aşağıya doğru uzanıyor. Yorumlar gönderilerin altında, menüler solda vb... Google+'ın daha sade bir görünüme sahip olması dışında ana sayfanın stiline değinmeyeceğim. Benim üzerinde durmak istediğim ana sayfanın işlevselliği.

Ana sayfa temel işlev olarak Facebook ile aynı. Çevrenizdekilerin paylaşımları alta alta sıralanmış bir şekilde (Akış adı verilmiş.) sunuluyor. Buradaki en önemli farklılık daha önce çevrelerde de değindiğimiz akışı filtreleme seçeneği. Kullanıcı, akışları kendi belirlediği çevrelere göre filtreleyebiliyor. Özellikle çok fazla kişiyi, sayfayı vb. takip ediyorsanız bu filtreleme oldukça işinize yarayacaktır.

Google+ İncelmesi

Yayınların (gönderilerin, paylaşımların vb.) çalışma mantığı da Facebook ile aynı ama ufak bazı ekstralara sahip. Bu ekstralar küçük de olsa gayet kullanışlı özellikler. Muhtemelen yakında Facebook'un da ekleyeceğini tahmin ettiğim bu özelliklerden ilki yayınlarınızı düzenleyebilme...

Google+ İncelmesi

Örneğin paylaştığınız bir şeyde bir hata yaptınız ve düzeltmek istiyorsunuz. Gönderiyi silmeden direkt olarak düzenleme yapabilirsiniz (Rahmetli Google Wave'in teknolojileri Google+'da yaşamaya devam ediyor.). Ayrıca yayınları yoruma kapatıp açabiliyor ve başkalarının da yayınınızı paylaşıp paylaşamayacağını ayarlayabiliyorsunuz. Bu artının üzerine yayınların paylaşım ayarlarını da değiştirebilsek çok iyi olurmuş.

Sosyal Ağın Yeni Yıldızları
Ana sayfadan erişebildiğiniz, Google'ın epey bir tanıtımını yaptığı iki özellik bulunuyor. Facebook'un video görüşmesi özelliği Google Plus'la yakın tarihlerde duyuruldu ama Google'ın Hangout özelliğinin gölgesinde kaldı. Video Sohbet olarak çevrilen Hangout'da video konferans mantığı oldukça başarılı bir şekilde uygulanmış. Video Sohbet'te aynı anda 10 kişiyle görüntülü sohbet etmek mümkün. Sese duyarlı olan Hangout'ta konuşan kişinin görüntüsü büyük olarak gösterilirken diğerleri altta küçük ekranlarda gözüküyor. Konuşan kişiye göre ana görüntü değişiyor. Sohbetin yanında arkadaşlarınızla beraber Youtube videolarını da izleyebiliyorsunuz. Google, gerçek hayatta toplanan arkadaşların muhabbet ortamlarını sanal dünyaya taşımak için özel olarak çalışmışa benziyor.

Google+ İncelmesi

Ana sayfadan erişebildiğiniz diğer bir özellik ise "Konular". Konular bölümünde Google+ kullanıcılarının, ilgi alanlarına dair içeriklere ulaşabilmesi hedeflenmiş. Aynen Google'da olduğu gibi arama çubuğuna ilgilendiğiniz bir konuyu yazıyorsunuz ve Google bu konuya göre resimler, videolar , metinler vb. içerikler getiriyor. Konular bölümüne yazdığınız kelimeleri isterseniz ilgi alanınız olarak sabitleyebiliyorsunuz. Daha sonra konular başlığı altında toplanan ilgi alanlarına tıkladığınızda karşınıza internette o konuyla ilgili dolaşan güncel içerikleri görebiliyorsunuz. Örneğin ilgi alanı olarak "programlar" yazdığınızda programlar.com'dan çeşitli içeriklere erişebiliyorsunuz. Bu özellik sosyal ağlarda çokça vakit geçiren kullanıcıların da başka içeriklere ulaşmasına yardımcı olacak gibi gözüküyor.

Google+ İncelmesi


Tam Entegrasyon
Google'ın Görseller, Haberler, Gmail vb. hizmetlerinin yanyana sıralandığı üst menüleri bilirsiniz. Google menü alanına Google+'ı ve onun yardımcısını da dahil etmiş. Google hizmetleri içindeyken aktif olan bu üst bölümde Google+'daki bildirimler görülebiliyor ve hangi hizmette olursanız olun Google+'ya gönderi yapabiliyorsunuz.

Google+ İncelemesi

Facebook ve Twitter'ın Chrome ya da Firefox'taki eklentilerini gibi çalışan bu sistem Google'da arama yaparken, postalarınızı kontrol ederken, haberleri okurken, Picasa'da fotoğraflara bakarken, dokümanlarınız üzerinde çalışırken vb. tüm bu işlemler sırasında Google+ ile bağlantılı kalmanızı sağlıyor. Böylece tüm Google hizmetleri Google+ temelinde birbirleriyle entegre oluyor. Bu bar henüz Google.com.tr'de aktifleşmedi ama yakında Türkiye'de de açılacağına şüphe yok.

Özetle Google+'nın Kullanıcılar İçin Anlamı Nedir?
Google+'ın Facebook'tan daha modern ve yaratıcı bir sosyal ağ olduğunu düşünememi sağlayan pek çok detay var. Bu detayların çoğunu yazıda payşaltım ki eminim gözden kaçırdıklarım da olmuştur. Google+ kullanıcıların yeni bir sosyal ağ anlayışı ile tanışmasını sağlayacak. Bu yeni sosyal ağ kendinden öncekilerden daha hızlı çalışıyor, sadeliği, düzeni ve çalışma mantığı olarak kullanımı daha pratik ve kolay. Google+ kullanıcılara esnek ve özelleştirilebilir paylaşım seçenekleri sunuyor. Yayınlarınızı pratik bir şekilde kendi yarattığınız arkadaş gruplarıyla ve de e-posta bağlantılarıyla paylaşabileceksiniz. Gizlilik konusundaki tercihlerinizi daha rahat bir şekilde ayarlayabileceksiniz ki bu da daha bilinçli bir kullanım demek. Yani Google+ kullanıcıya özelleştirilebilir, esnek, zengin, kullanımı pratik bir sosyal ağ deneyimi sunuyor.

Google+'da iki şeyin şu an zayıf olduğunu söyleyebiliriz: Henüz oyun bulunmuyor ve tabii ki Facebook kadar kullanıcı yok. Ancak bu iki durumda zamanla değişecektir. Google henüz yeni açıldı ve yolda yeni özelliklerin olduğu söyleniyor. Geçtiğimiz aylarda Google Web Apps'ı açan ve buraya oyunları dahil eden Google, sosyal ağda da oyunseverlere hizmet verecektir, diye düşünüyorum. Kullanıcı konusu ise aslında sizlere kalmış. Kullanıcılar arkadaşlarını davet ettikçe Google+'da büyüyecektir.

Google+ Web Sitelerine nasıl fayda sağlayacak?
Google+'ı inceleme sürecimde bu yeni sosyal ağın web siteleri için Facebook'tan daha yararlı olacağı sonucuna vardım. Facebook, Web sitelerinin kullanıcılarla buluşması için çeşitli yeni fırsatlar sağladı ama aynı zamanda kullanıcıları pek çok siteden de uzaklaştırdı. Google+'ın çeşitli özellikleri web sitelerinin kullanıcılarla buluşma şansına Facebook'a oranla daha çok katkı yapacağı kanaatindeyim. Bu özelliklerden ilki Google+1 butonu. "Beğen" tuşuyla işaretlenen içerik Facebook'un ana sayfasında bir kez gözüküyor ve kısa sürede kayboluyor. Google+1 butonu ile işaretlenen içerikler ise Google+ profillerinde +1'ler bölümünde toplanacak. Bu da kullanıcıların içeriklere geri dönebilmesine sağlayacak ki böylece içerikler, sosyal ağ paylaşımları kaosunun içinde daha erişebilir olacaklar. Google+1 butonunun arama sonuçlarına da etki edeceğini düşünmek yanlış olmasa gerek.

Diğer önemli bir araç olan Konular da, özellikle sosyal ağ sınırları içinden çok az çıkan yeni nesil kullanıcıların internette var olan başka içeriklere ulaşmasına olanak sağlayacak. Bu araç kullanıldığı taktirde kullanıcılar sadece arkadaşlarının paylaşımlarına değil ilgi alanlarına göre internetteki içeriklere de pratik bir şekilde erişebilecekler. Belki de böylece sosyal ağ ile web siteleri arasındaki ilişki daha simbiyotik bir hale gelebilir.

Sonuçta Google+ hem kullanıcılar hem de web siteleri için "kaliteli" bir sosyal paylaşım platformu. Şu önündeki en ciddi engel Facebook kullanma alışkanlığı ki bu da kırılırsa Google+ çok başarılı olabilir. Tabii internet dünyasında hiçbir şey belli olmaz. Kaliteli ve yaratıcı ürünler her zaman başarılı olacak diye bir şey yok ama Facebook ayağını denk alsa iyi olur.